TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GURUBU BULUNAN TÜM SİYASİ PARTİLERE BU SORUNUN ÇÖZÜLMESİ İÇİN BU RAPORU GÖNDERDİ..

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GURUBU BULUNAN TÜM SİYASİ PARTİLERE BU SORUNUN ÇÖZÜLMESİ İÇİN BU RAPORU GÖNDERDİ..

Ülkemizin ticaret hayatını yakından ilgilendiren son derece önemli bir konuyu kamuoyula paylaşmak istiyoruz. Ticaret ve Sanayi Odaları ile Ticaret Borsaları 

süregelen ciddi bir adaletsizlik ve hukuksuzluk yaşanmaktadır. Bu sorun, her seçim döneminde ülke gündemini meşgul etmekte ve camiamızda büyük bir rahatsızlık yaratmaktadır.

Mevcut sistemde; her meslek komitesi ayrı ayrı seçime girmekte ve bu durum tüccar ve esnafı büyük bir şekilde rahatsız etmektedir. Tüccar ve Tacirlerin arasında büyük küskünlük yaratmaktadır. Tüm gruplar halinde değil bir bütün şekilde seçim yapılması ülkemiz adına daha şeffaf olacaktır. Bu durum, açıkça adalet ve temsil eşitliğini zedelemektedir.

Tüm Türkiye’de binlerce tüccar ve esnafın ortak talebi; Oda ve Borsa seçimlerinin, tıpkı genel seçimlerde veya esnaf ve sanatkâr odaların seçimlerinde olduğu gibi demokratik bir temele oturtulmasıdır. Kim fazla oy alıyorsa başkan o olmalı; meclis üyelikleri de alınan oy oranına göre belirlenmelidir. Bu yöntem, hem temsil adaletini sağlayacak hem de seçimlere olan güveni artıracaktır.

Ayrıca; seçimlerden 6 ay önce vergi dairesine kayıtlı olan, aktif mükellefiyetini sürdüren her üyenin oy kullanma hakkına sahip olması gerektiğini düşünüyoruz.

Bugünkü sistemde ise NACE kodları, yetki belgeleri ve borç durumu gerekçe gösterilerek bazı üyeler keyfi şekilde askıya alınmakta, seçme ve seçilme hakları gasp edilmektedir. Mevcut yönetimler, seçimi kendi lehine çevirebilmek adına üyelik statüleri üzerinde ciddi oynamalar yapabilmekte, bu da seçimlerin meşruiyetini tartışmalı hale getirmektedir.

Bu uygulamalar, kurumların güvenilirliğini zedelemekte, iş dünyasında büyük bir güvensizlik ve kırgınlık yaratmaktadır. Dolayısıyla bu konunun Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine alınması ve gerekli yasal düzenlemelerin acilen yapılması büyük önem arz etmektedir.

Saygılarımızla arz ederiz.

VAN Ticaret ve Sanayi 

Odası İş Dünyası

VATSO Derneği Yönetimi Adına…

Kanaat Önderi İskender Ertuş’tan Vanspor İçin Net Mesaj: “Bugün Vanspor’u Kurtarma Günüdür!”

Kanaat Önderi İskender Ertuş’tan Vanspor İçin Net Mesaj: “Bugün Vanspor’u Kurtarma Günüdür!”

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Kanaat Önderi İskender Ertuş, Vanspor FK’da yaşanan yönetim krizine ilişkin kamuoyuna önemli açıklamalarda bulundu.

Vanspor’un geleceğini tehdit eden belirsizlik ortamının sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Ertuş, kulübün “şeffaf ve liyakatli” kadrolarla yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade etti.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Kanaat Önderi Van Aşiretleri Kanaat Önderleri Adına İskender Ertuş'un duyurduyu basın açıklamasında 

Vanspor Futbol Kulübü’nün içinde bulunduğu kaotik süreç, ne yazık ki mevcut Başkan Erol Temel, Genel Sekreter Gökhan Hanoğlu ve Kulüp Müdürü Batuhan Özaltun’un şahsi çıkarları doğrultusunda daha da derinleştirilmiştir.

30 Haziran 2025 tarihinde yapılacağı ilan edilen Olağanüstü Genel Kurul öncesinde kamuoyuna “aday çıkarsa ben aday olmayacağım” şeklinde açıklamalarda bulunan Erol Temel’in, bu beyanından çok kısa süre sonra yeniden aday olacağını açıklaması, Vanspor camiasında büyük bir hayal kırıklığı ve kargaşa yaratmıştır. Bu durum, yalnızca adayları değil; Van halkını, Vanspor taraftarlarını ve iş dünyasını da büyük bir belirsizliğe sürüklemiştir.

Yaşanan gelişmeler, 1. Lige yükselmiş olan Vanspor’un geleceğini tehdit etmekte, yaklaşık 7 milyon Vanlıyı ve Van'ın siyaseti, iş dünyası ve kanaat önderlerini derinden üzmektedir. Bu süreçte, başta AK Parti ve MHP yetkilileri olmak üzere, devlet erkânından önemli şahsiyetler tarafımıza ulaşarak, sürecin birleştirici ve futbolun içinden gelen isimlerle çözüme kavuşması yönünde şahsıma çağrıda bulunmuşlardır.

Van’ın 13 ilçesinde ve ilinde yaşayan kanaat önderleri, aşiret temsilcileri ve Van halkının talebi doğrultusunda, bizler Vanspor’a sahip çıkma kararı aldık. Bu kapsamda yaptığımız basın açıklamasıyla tüm adayları tek çatı altında toplayarak, krizden çıkış için birlik mesajı verdik. Ancak bu çağrının hemen ardından  Erol Temel’in tekrar adaylığını açıklaması ve devamında Olağanüstü Genel Kurulun iptal edilmesi, Vanspor’u daha büyük bir çıkmaza sokmuştur.

30 Haziran’da, kamuoyuna duyurulmadan ve son derece dar bir katılımla yapılan mali kongre ise şeffaflıktan uzak, ciddiyetsiz ve hukuki açıdan tartışmalı bir şekilde gerçekleşmiştir. Kongreye mevcut başkan ve beş aday katılmamış, yalnızca bizim adayımız Sayın Turgut Lenk hazır bulunmuştur. Mali Kongrede Divan heyetinde yer alan Süleyman Can, Özer Polater, Fahri Baştürk ve Murat Otacı 173 delege imzası olduğu iddia edilse de, salondaki katılım 50 kişiyle sınırlı kalmış, birçok usulsüzlük açıkça belgelenmiştir. 

Van kamuoyunda dolaşan iddialara göre, yönetim, seçim öncesi aceleyle yaptığı transferlerle Vanspor’u borçlandırarak, kulüb borç yükleyerek, kulübü borçlandırarak kulübü mali bir yükün altına sokacaklar. Bu sorumsuz davranışlar kabul edilemez. Talebimiz nettir: Yapılan bu transferlerin mali yükümlülüğü mevcut yönetime aittir. Vanspor bu borçların altına sokulmamalıdır.

Bugün gelinen noktada, Vanspor’un çıkarları için mevcut yönetimin derhal istifa etmesi elzemdir. Artık bu gizli ve kişisel hesaplara dayalı yönetim anlayışı sona ermeli; Vanspor, şeffaf, hesap verebilir ve futbolun içinden gelen kadrolar tarafından yönetilmelidir.

Bu bağlamda daha önce de açıkladığımız gibi, futbolun mutfağından gelen, 21 ülkede Vanspor Holding adına temsilcilikleri bulunan, devlet erkânı ve spor camiasıyla güçlü bağları olan ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde  “Yılın En Başarılı Spor Ödülü” ile Van’ımızı gururlandıran Sayın Turgut Lenk, tek ve ortak adayımızdır. 26 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen ve Ülke TV’de canlı olarak yayınlanan büyük projelerle Van’ı ve Vanspor’u ulusal arenaya taşıma başarısı göstermiştir.

Bu vesileyle, Vanspor’un geleceği için tüm kanaat önderlerini, sivil toplum kuruluşlarını, iş insanlarını, taraftar gruplarını ve halkımızı birlik olmaya ve bu kutlu mücadelede safını net şekilde göstermeye davet ediyoruz. Bugün Vanspor için birlik günüdür. Bugün Vanspor’u kurtarma günüdür.

Saygılarımızla,

İskender ERTUŞ

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Kanaat Önderi

KINAMA DEĞİL, ARTIK MÜCAHEDE VAKTİDİR!

KINAMA DEĞİL, ARTIK MÜCAHEDE VAKTİDİR!

Yıllardır İslam coğrafyasında yaşanan ihtilaflar, mezhep çatışmaları ve siyasi çıkar çatışmaları ümmeti paramparça etti. Kardeşin kardeşe düşman olduğu bu dönemlerde, başta Amerika ve İsrail olmak üzere İslam düşmanları güç birliği yaparak mazlum coğrafyaları kuşattı, sömürge planlarını sinsice uygulamaya koydu.

Bugün Gazze'de, Kudüs'te, Suriye'de, İran’da, Yemen’de ve daha nice İslam beldesinde akan kanın, yıkımın ve gözyaşının temel nedeni Müslümanların dağınıklığı ve sessizliğidir. Zalimler tek bir cephede birleşirken, mazlumlar yalnız bırakılmış; ümmet ise sadece kınamakla, dua ve yardım kampanyalarıyla yetinmiştir.

Oysa artık sözün değil, birliğin ve direnişin zamanıdır!

İslam ülkeleri ve iman eden milletler artık uyanmalıdır. Aramızdaki ayrılıkları, mezhebi ve siyasi ihtilafları bir kenara bırakıp tek bir ümmet olmanın şuuruna varmalıyız. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur:

“Müminler ancak kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin...”

(Hucurat Suresi, 10. Ayet)

Bugün Yahudiler ve Hristiyanlar birbirlerine kenetlenmişken, Müslümanların hâlâ birbirine sırt çevirmesi asla kabul edilemez. Her geçen gün, ümmetin suskunluğu zalimlere cesaret vermekte, mazlumları ise daha da savunmasız bırakmaktadır.

Unutulmamalıdır ki: Zulme rıza, zulmün ortağı olmaktır.

Artık kınamaların, sitemlerin zamanı geçmiş; ortak irade ve ortak mücadele zamanı gelmiştir. İslam ülkeleri, ekonomik, siyasi ve askeri anlamda bir araya gelerek mazlumun yanında saf tutmalı, zalime karşı tek ses ve tek yürek olmalıdır.

Çünkü zafer, tankta tüfekte değil; iman, birlik ve adalet üzerinedir.

Rabbimiz sözünden dönmez. Yeter ki biz O’nun yolunda sebat edelim, birbirimize kenetlenelim. Duamız, mücadelemiz ve çağrımız budur.

Müşerref HALAK

Bağımsız Diyanet-Sen Genel Başkan Yardımcısı

Başkale Belediyesi'nde Usulsüzlük, Kayırmacılık ve Terör Bağlantısı İddiaları!

Van Başkale Belediyesi'nde Usulsüzlük, Kayırmacılık ve Terör Bağlantısı İddiaları!

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), Van Valiliği İl İdare Kurulu ile birlikte Başkale Belediyesi’nden resmi savunma istedi. Gelen bilgiler, ilçede ciddi bir kamu skandalının yaşandığını gözler önüne seriyor.

Edinilen güvenilir bilgilere göre Başkale Belediyesi, birçok yeni personel alımında bulunmuş ve bu personellerin büyük bir kısmı DEM'li belediye yönetimine yakın isimlerden oluşuyor. Ancak iddialar sadece kayırmacılıkla sınırlı değil. Belediyede DEM'li yönetime yakın bu çalışanlara uzun izinler verildiği, çalışmadıkları halde maaşlarının yüksek gösterilerek ödendiği belirtiliyor. Vatandaşın alın terinden kesilen vergilerle finanse edilen kamu kaynaklarının nerelere gittiği ise tam bir muamma.

“Sen bedel verdin mi?”

İlçe halkının belediye başkanını arayarak mahallelerindeki eksiklikleri, köylerdeki altyapı sorunlarını iletmek istediklerinde aldıkları yanıt ise şoke edici:“Sen bedel verdin mi?”

Bu ifadeyle neyin kastedildiği bilinmezken, halk arasında bunun terör örgütü PKK’ya yakınlık ya da aidiyet sorgusu olduğu konuşuluyor. Bu da Başkale Belediyesi’nin terörle mücadele kapsamında soruşturulmasını zorunlu kılıyor.

İş Makineleri Kimlere Çalışıyor?

İddialara göre belediyeye ait iş makineleri kamu hizmeti yerine, terör örgütü PKK’ya mensup olduğu bilinen kişilerin ailelerinin şahsi işlerinde kullanılmakta. Bu makinelerin kimlerin tarlasını sürdüğü, kimin evini yaptığı, hangi özel işleri yürüttüğü halk tarafından bilinir hale gelmiş durumda. Ancak bu hizmetlerin karşılığında herhangi bir kamu faydası oluşmadığı gibi, belediye bütçesi ve kamu araçları kişisel çıkarlar için kullanıldığı iddia ediliyor.

Savunma Hazırlığı: Gerçekler Gizlenecek mi?

SGK tarafından savunma istenmesinin ardından belediye içinden gelen istihbaratlar, olası bir müfettiş denetiminden kaçmak için hazırlık yapıldığını ortaya koyuyor. Belediye personellerinin işe geliş ve çıkışlarını kaydeden parmak izi cihazlarının ve güvenlik kameralarının aktif olarak çalıştığı tespit edilmiş durumda. Ancak müfettiş gelmesi halinde bu cihazlara reset atılacağı ve “arıza var” denileceği yönünde duyumlar geliyor.

Kamera ve Biyometrik Verilerin Silinmesi Gündemde

Bu sistemlerin bilinçli olarak sıfırlanması, kamu denetimini engelleme suçu kapsamına giriyor. Şayet bu plan uygulanırsa, sadece yolsuzluk değil aynı zamanda delil karartma suçları da gündeme gelecektir. Bu durum, savcılığın ve İçişleri Bakanlığı’nın da ilgi alanına girebilecek türden bir gelişme olabilir.

Halkın Cevap Beklediği Sorular:

1. Belediyenin kaç personeli gerçek anlamda aktif çalışmaktadır?

2. İş makineleri kimlerin şahsi işleri için kullanılmaktadır?

3. Belediye şu an toplam ne kadar borç altındadır?

4. Kamu ihaleleri kimlere ve hangi gerekçelerle verilmiştir?

5. Terör örgütü bağlantılı kişilere gerçekten kaynak aktarımı var mıdır?

SGK Van İl Müdürlüğü İnceleme Başlattı

Van Valiliği İl İdare Kurulu talimatıyla SGK Van İl Müdürlüğü 22 Mayıs 2025 tarihinde bir muhakkik görevlendirerek inceleme başlattı. 

İnceleme kapsamında; 

1. Müdürler ve tüm personelin 01 Mayıs 2024 - 30 Nisan 2025 tarih aralığını kapsayan işe devam çizelgeleri,

2. Başkale Personel A.Ş. çalışanı Meryem Can'ın 07 Mart 2019 - 30 Nisan 2025 tarih aralğını kapsayan işe devam çizelgeleri

3. Personel alım usulleri,

4. Geçmişe dönük vekalet ücreti ödenip ödenmediği bilgi ve belgeleri istendi.

Gidişata Dur Denmeli

Tüm bu iddialar karşısında sadece SGK’nın değil, İçişleri Bakanlığı’nın da Başkale Belediyesi’ne müfettiş görevlendirmesi, tüm dijital verilerin yedeklenerek bilirkişi tarafından incelenmesi ve kamera kayıtlarının silinmeden teminat altına alınması gerekmektedir. Aksi halde kamu zararının daha da büyümesi ve vatandaşın adalet beklentisinin zedeleneceği endişesi oluşuyor.

Halkın güveni sarsılmış, adaletin gecikmesi durumunda ise bu çürümüş yapının kalıcı hale gelmesi riski bulunuyor. Başkale Belediyesi’nde olup biten her şeyin en ince ayrıntısına kadar soruşturulması, gerekli görülmesi halinde ise vakit kaybetmeden bu gidişata dur denilmesi gerektiği belirtiliyor.

“VANSPOR’a ve Bu Memlekete Olan Bağlılığımız Kimsenin Keyfine Göre Ölçülemez!”

VATSO Derneği Başkanı Zahir Kandaşoğlu; “VANSPOR’a ve Bu Memlekete Olan Bağlılığımız Kimsenin Keyfine Göre Ölçülemez!”

Vanlı iş insanı eski Ticaret Odası Başkanı Zahir Kandaşoğlu Zahir Kandaşoğlu'dan açıklama 

Van halkını yürekten kutluyorum. 7’den 70’e herkesin duası ve desteğiyle bu zafer kazanılmıştır. Ancak ne yazık ki bir kez daha iyi niyetimizin suistimal edildiğine şahit olduk. Dün akşam yaşananlar, yıllardır karşı karşıya kaldığımız haksızlıkların bir devamıdır. Bu açıklamayı yapmak zorundayım, çünkü böyle anlamlı bir günde yaşananlar kaderimizin acı bir parçası gibi oldu.

Ben bu şehirde 50 yılı aşkın süredir yaşıyorum. Van’la ilgili hiçbir hizmetten geri durmadım. Dar günde de, geniş günde de, en zor zamanlarda da hep bu memleket için konuştum, elimden geleni yaptım. Maddi ve manevi her türlü desteği, hiçbir karşılık beklemeden sundum.

1994’ten bu yana kim başkan olmuş, kim yönetime gelmiş umursamadan, benim ve Van halkın tek derdimiz VANSPOR oldu. Her yıl dışarıdan bilmediğimiz insanlar büyük vaatlerle gelip, sonra mağdur rolüne bürünüyorlar. Birkaç alkışçı yanlarına alınca da kimseyi tanımaz oluyorlar.

Benim kendi malım bile başkasının malıymış gibi utanmadan anlatıyor..?  Van TV gibi 24 saat Van’ı dünyaya tanıtan bir kuruluşun bile emeği görmezden geliniyor. Benim yıllardır sırtımda taşıdığım büyük maddi yükü kimse bilmiyor. Aylık 700 bin TL’ye yakın masrafları cebimden karşılıyorum.

VANSPOR’un kurulduğu günden bu yana Allah şahidimdir; hiçbir çıkar gözetmeden, gölgede kalmadan bu kulübe destek verdim. Her kuruşun hesabını veririm.

Son bir haftadır Van halkı adeta seferber oldu. Bende yine taraftarlar her deplasmanda otobüs, uçak biletleri alıyoruz, yol parası, vs gibi konularda yardımcı oluyoruz, Genç yaşlı herkes takımına sahip çıktı. Bizlerde herkesi arayarak, yönlendirerek ve sosyal medya üzerinden üzerimize düşen gayreti göstererek seferber olduk. Van milletvekilleri, eski Milli Eğitim Bakanı, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü, İş insanları ve gönül dostları olarak Kayseri’ye giderek takımımıza destek olduk.

Bu memleketin haline bakın, sanki sahada çok çok büyük bir başarı var sanki, çok büyük bir puan farkı vardı sanki, Elazığ  maçındaki olaylardan dolayı olmamış gibi Erol Temel gibi bazı şahıslar, sahada elde edilen başarıyı sadece kendi paylarına yazma cüretinde bulunuyor. 1994’ten beridir, bizleri gece gündüz takımın peşinde koşan kişileri enayı yerine koyarak..ferman okuyor.. Sanki daha düne kadar kötü sonuçlar, kendi evimizdeki tüm maçları kaybetmemiş, kaç hoca değişiklikleri yaşanmamış gibi davranıyorlar. Bu başarı, Batman Petrolspor’un penaltı kaçırmasıyla, kalecimizin kurtarışıyla ve en önemlisi Van halkının duasıyla gelmemiş.

Erol Temel, sana sesleniyorum: Önce haddini bil! Her tarafı evirip çevirme, bu takımın tarihinde yüzlerce insanın emeği var. Kalp krizi geçirip hayatını kaybeden taraftarlar bile oldu. Servet YENİTÜRK’te bu takımı ikinci lige çıkarttı hiçbir zaman haddini aşmadı..? Sen kim oluyorsun da bu emeği yok sayıyorsun. Bir kere senin insanlara karşı bir saygın olursa bugüne kadar bu takıma başkanlık eden herkesin isimlerini tek tek okumak zorundasın ancak sende nerde o kabiliyet.. ?

TFF’ye çağrımdır: Kulübün tüm hesap hareketlerini açıklasın. Kim ne kadar katkı yapmış, çıksın ortaya. Sen cebinden bir kuruş harcamadan, sadece görüntü vererek, kimseyi kandıramazsın, binlerce insan kulübe milyonlarca para desteği vermiş. Lütfen tüm listeyi yayınlayın..?

Bu şehirde her şeyin bir hesabı olabilir ama VANSPOR sevgisi hesapsızdır! Biz bu sevgiyi kalbimize kazımışız. Kimsenin keyfine göre bu sevgiden vazgeçmeyiz. Senin teşekkür ettiğin taraftara bir sor! Deplasmanlarda, Van’daki maçlarda hangi namuslu insanlar sizin yanınızdaydı, bir öğren! Binlerce biletin parasını kim ödedi, bir hatırla!

Unutma, herkes haddini bilmeli.

Dr. Yeşilova'dan Kurban Bayramı Mesajı

Dr. Yeşilova'dan Kurban Bayramı Mesajı

Van Lokman Hekim Hastanesi Dermatoloji (Cildiye) Prf.Dr.Yavuz Yeşilova'dan Kurban Bayramı Mesajı

Kurban Bayramı; paylaşmanın, kardeşliğin ve dayanışmanın en derin şekilde hissedildiği müstesna günlerden biridir. Bu anlamlı bayramda, yüreklerimizi birbirimize daha çok yaklaştırmalı, aramızdaki sevgi, saygı ve muhabbet bağlarını kuvvetlendirmeliyiz.

Toplumsal birlikteliğe, yardımlaşmaya ve hoşgörüye her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde, Kurban Bayramı’nın getirdiği manevi atmosferin hepimize umut, huzur ve bereket getirmesini diliyorum.

Bu vesileyle; başta Vanlı hemşehrilerim olmak üzere, tüm İslam âleminin Kurban Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor; sağlık, mutluluk ve esenlik dolu nice bayramlar temenni ediyorum.

AK Parti İpekyolu İlçe Başkanı Yavuz Kuşan’dan Kurban Bayramı Mesajı

AK Parti İpekyolu İlçe Başkanı Yavuz Kuşan’dan Kurban Bayramı Mesajı

AK Parti İpekyolu İlçe Başkanı Yavuz Kuşan, Tarafsız VAN haber Gazetesi aracılığı ile Tüm İslam aleminin ve Vanlıların Kurban Bayramını tebrik etti.

Kurban Bayramımız Mübarek Olsun

Bayramların barış, sevgi ve kardeşlik paylaşmak gibi duygularla, kayıpların kazanca dönüştürebileceği fırsatlar sunduğunu belirten Kuşan, “Yeniden bir Kurban Bayramına daha ulaşmanın mutluluğu içerisindeyiz. Bayramlar milletçe birlik, beraberlikle barış ve huzurun en yüksek seviyeye taşındığı günlerdir. Tüm vatandaşlarımızın Kurban Bayramını tebrik ediyor sağlık, mutluluk ve huzur içinde daha nice bayramları birlikte yaşamayı Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum.

Bu bayram, Müslümanların içinde bulunduğu sıkıntıların, belaların def olmasına vesile olsun. Siyonist işgalcilerin saldırılarının altında zulüm gören Filistinli kardeşlerimizin kurtuluşuna vesile olsun. Bu bayram bütün Müslümanların uyanmasına vesile olsun. Bu bayram Müslümanların kanın aktığı son bayram olsun. İslam âleminin Kurban bayramı mübarek olsun” dedi.